Dikkat!!Yazı Spoiler İçerir
Efsane serinin 7. filmi olan The Force Awakens yaklaşık 5 ay önce gösterime girdi ve pek çok eleştiri aldı. Özellikle eski hayranların aklında karakterler konusunda pek çok soru işareti bulunuyor ve hikaye konusunda da endişeler söz konusu.
Kendi yorumuma gelecek olursak ben filmi beğendiğimi rahatlıkla söyleyebilirim, bir kaç sıkıntıdan yazının ilerleyen paragraflarında bahsedeceğim tabi ki ancak genel hatlarıyla filmi güzel buldum. Filmin ilk sahnelerinden itibaren İlk Düzen adıyla karşılaşıyoruz, İmparatorluğun kalıntılarından oluşan bu gücün Asilerle olan savaşını izleyeceğimiz filmin ilk dakikalarından itibaren beynimize işleniyor.
İlk Düzen'e biraz daha yakından bakmak lazım zira karakterleri çok beğendiğimi söylemek isterim. Düzenin başındaki kişi olan Snoke için pek çok teori dile getirilmekte.( En çok konuşulan Palpatine'in hocası olan Darth Plagueis olduğu). Snoke canımız ciğerimiz Han Solo'nun oğlu Ben Solo'yu Karanlık Tarafa çekerek İlk Düzen için önemli bir adım atmış oluyor ve Karanlık Tarafa geçen Ben Kylo Ren adı altında filmimizde boy gösteriyor. Kylo Ren ile ilgili pek çok eleştiri okudum ve pek çoğu bu karakterle dalga geçmekte(özellikle maskeyi çıkardıktan sonra) ancak ben karakteri oldukça beğendim. Özellikle kostümü ve ışın kılıcı harika olmuş ayrıca maskeyi çıkardıktan sonra bizi genç ve kararsız bir yüz karşıladı ki kesinlikle olması gereken buydu. Çünkü karakterimiz güç için çok önemli bir figür olan Han Solo'nun oğlu ve kararsızlıklar içinde olması beklenen bir durum olmalı. Filmin pek çok yerinde olduğu gibi, Snoke karakterin eğitimin tamamlanmadığından da bahsetmişken, bence Kylo Ren ilerleyen filmlerde çok güçlü bir figür olacak ve eleştirileri iyi yönde değiştirecektir. Ayrıca yeni Death Star(Ölüm Yıldızı) olan ve ondan katlarca büyük olan Starkiller, Yeni Düzen'in ana üssü ve bütün bir yıldız sistemini yok edecek güce sahip.(Filmde çok hızlı geçen bir sahnede de gördük bu durumu, ancak hangi sistemi yok etti orası meçhul). Ben Starkiller'ı da oldukça beğendim güzel bir üs olmuş ve filmde güzel bir şekilde yansıtılmış.
Gücün ak ve pak tarafına bakacak olur isek eski bir Stroomtrooper olan Finn karakteri göze
çarpıyor, komik ve esprili olan bu karakter eğlenceli diyebiliriz. Ana karakterimiz ise güce sahip olan çok sevimli bir kız Daisy Ridley'in oynadığı Rey karakteri. Yönetmenin başarılı filmlerde kadın başrol modasına uyduğunu söylemek çok yanlış olmayacak ancak, Rey karakteri gerçekten filmde hiç sırıtmadı ve başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Asiler tarafında ünlü bir pilot olan Poe Dameron adlı bir karakterle daha tanıştırıldık ve bu karakterden çok, onun sevimli dostu BB-8'den bahsetmek gerek. Bu sevimli droid gerçekten sadece bir pazarlama ürünü olarak değil film için de muhteşem bir karakter olmuş. Bizim gönlümüzde R2D2'nun yeri çok sağlam ama genç hayranlar BB-8'e aşık oldu bile..
Yönetmen filmde nostalji ile yenilik dengesini çok güzel oturtmuş. Han Solo'yu, Chewbacca'yı, C3PO'yu, R2D2'yu görmek hepimizi çok mutlu etti. Vader'ın maskesi, bir çok canavarın olduğu bar sahnesi gibi sahneler de eskileri hatırlatıp yüzümde bir tebessüm oluşturdu. Filmde beğenmediğim bir kaç nokta da var tabi ki. Son yarım saat filme hızlandırılmış bir son yapmışlar ve olaylar gerçekten çok hızlı gelişiyor, ayrıca Kylo Ren gibi güçlü bir figürün, Finn'le düellosunda bu denli zorlanması da biraz enteresan geldi bana.
Filmin son sahnesinde gördüğümüz Luke Skywalker'ın ise neler yapacağını 2017'nin Aralık ayında görebileceğiz zira teorilere girersek inanın o işten çıkması biraz zor oluyor.(Çıkmak isteyen kim) Efektlerini ve görselliğini de beğendiğim bu filme 10 üzerinden bir puan vermem gerekirse sanırım cömert davranıp tam olarak 9 puan vermeyi uygun görüyor ve 2017'yi sabırsızlıkla bekliyorum. Yeni Star Wars yazılarıyla karşınızda olacağız.
0 yorum: